Gavat Yusuf - 4.Bölüm

Karımı daha dikkatli şekilde gözlemeye başladım. Açıkçası benden habersiz bir başka adama gidip vermesini istemiyordum. Ne yapacaksam acele etmeli, bir an önce aklımdakileri ona söylemeliydim. Açıkçası vereceği tepk**en korkuyordum, her ne kadar başka adamlarla sanal seks yapsa da ne tepki vereceği belli değildi. Yine bir cumartesi gecesi ve yine kısa süren bir seks… Karıma çaktırmadan izlemiş olduğum filmlerden sonra güçlükle kaldırdığım sikim karımın amında ancak bir dakika durmuştu. Memnuniyetsizliği yüzünden okunan karıma baktım. Konuşmak istiyordum ama bir türlü cesaret edemiyordum. Kalktım sessizce odadan çıktım. Mutfağa gidip bir sigara yaktım. Ara sıra kullanmaya başlamıştım artık. Dolaptan çıkardığım sudan yudumlarken, karım mutfaktan içeri girdi. Sanırım üzüntülü halim onu meraklandırmıştı. “Hayırdır Yusuf? Bir sorun mu var? Sigara da içmeye başladın bu yaştan sonra.” “Yok bir şeyim.” Deyince. Karşımdaki sandalyeye oturup elimi tuttu. “Bunca yıllık kocamsın. Anlamam mı bir derdin olduğunu. İş yerinde bir sorun mu var?” “Yok bir şeyim dedim ya kadın.” Diye sertçe çıkıştım. “Bey, beni de üzüyorsun. Yapma böyle. Eğer sorun yatak meselesiyse, merak etme ben memnunum senden.” Deyince yüzüne baktım ve, “Onun için mi başka adamlarla konuşuyorsun?” dedim. Bir anda çıkmıştı ağzımdan. İstemeden olsa söylemiştim karıma. Beti benzi atan karım, şaşkındı. Titrek bir sesle, “O nasıl söz öyle bey?” “İnkâr etme, biliyorum herşeyi… Bilgisayarda gördüm hepsini.” Diye devam ettim. Şaşkınlığı daha da artan ve yüzü bembeyaz olan karım tam kalkacakken kolundan tuttum. “Otur Hanım otur. Konuşalım.” Cevap vermeyen karımın başı önde, sandalyeye oturdu. “Konuşmamamız lazım artık.” “Madem biliyorsun her şeyi, ne konuşacağız ki artık?” “Sana kızgınım, aklımda sürekli dönüyor sorular. Acaba başka bir adamla beraber oldu mu diye?” “Yok vallahi bey. Hiç kimse yok. Onlar öylesine konuştuğum adamlar. Hiçbirini görmedim. Sadece internette konuştuk.” “Tamam Hanım. Bu lanet olasıca hastalık hayatımızı mahvetti. Kadınsın, senin de ihtiyaçların var. Hala gençsin, güzelsin. Sende bazı şeyleri doyasıya yaşamak istiyorsun ama benim de elimden ancak bu kadar geliyor artık. Lanet olsun böyle işe…” “O nasıl söz öyle bey. Sen bana iki çocuk verdin. Sende gençtin bir zamanlar ama Napalım rabbim böyle uygun görmüş kaderimiz böyleymiş…” “Bende gençtim bir zamanlar dediğin gibi… Bunları da yaşamak varmış kaderimizde. Şimdi ne yapacaz sen onu söyle.” “Neyi ne yapacaz bey?” “Sen ve o adamları…” “Vallaha Bey söz bir daha kimseyle konuşmıcam.” “Ne zamana kadar?” deyince sustu ve yeniden başını öne eğdi. “Hanım, kaldır başını, bana bak.” Deyince başını kaldırdı ve bana baktı. “Şimdi sana soracam ve bana gerçekten yalan söylemeden cevap vereceksin. Tamam mı?” “Ne diyorsun sen bey?” “Beni dinle…” deyince sustu. “Bunları söylemek o kadar zor ki benim için… ama seni ne kadar sevdiğimi, benim için ne kadar değerli olduğunu bil. Demin dedin ya kader… bu kaderimiz olmasa?” meraklı gözlerle karım, “Nasıl yani bey? Ne demek istiyorsun sen? Hele açık konuş” dedi. “İşte diyorum kader olmasa… bildiğimiz, güvenebileceğimiz birisi olsa, ister miydin?” karım duydukları karşısında şaşkın fal taşı gibi açılmış gözlerle, “Bey sen diyorsun? Kulakların duyuyor mu ağzından çıkanları?” “Duydun işte. Bana bir daha tekrarlatma.” Karım cevap vermedi. Yüzünü yeniden öne eğdi. “Ha yanlış anlama beni, kötü kadınsın demiyorum sana. Ben yetemiyorum. İkimizde biliyoruz. Nefis bu… Ne kadar yemin versen de ya dayanamazsan ya başka adamlarla görüşsen, bir tanesi aklına girse…” “Yusuf o nasıl söz beni şey mi…” “Sus… sözümü kesme, dinle. Adam kimdir bilmezsin. Sen yok dersen, Başına bela olsa, kapılara kadar gelse, bu yaştan sonra ne yaparız? söyle Hanım söyle, benimle açık açık konuş bu gece. Bak ben her türlü şeyi göze aldım senle konuşuyorum.” Biraz düşünen karım “Bana da bir sigara yaksana.” Deyince şaşırma sırası bana geldi. “Sen? Sigara?” Dedim. Yaktığım sigaradan derin bir nefes çeken karım başladı konuşmaya. “Bu mereti bende içtim bi zamanlar. Madem açık konuşuyoruz, konuşalım o

zaman. Evet haklısın benimde canım çok şeyler istiyor o adamlarla konuşup kendimi tatmin ettim bir kez daha söylüyorum seni hiç aldatmadım. Gündüz konuştuktan sonra o adamlarla, akşamları sen eve gelince yüzüne bakamadım utandım ama yine de kendimi durduramadım. Evet yetmiyorsun bana ama yine de kocamsın benim. Bunca seneden sonra bunun yüzünden ayrılacak değiliz değil mi?” “Elbette ayrılmayacağız.” Dedim. Sigaradan derin bir nefes çeken karım devam etti. “Şimdi sen diyorsun ki ihtiyaçlarını karşılayacak birini bulalım, Arada bir gelsin benimle beraber olsun. Jigolo mu diyolardı ona?” “He jigolo.” “Farz et, kabul ettim. Sonra ne olacak düşündün mü?” “Hem de çok. Kolay mı sanıyorsun böyle bir şeyi nikahlın olan kadına söylemek?” “Ya sonra benden utanırsan? böyle lafla konuşmak çok kolay, ama karının başka bir adamla yattığını bilmek bunla yaşayabilir misin? Benden ziyade sen gerçekten bunu kaldırabilir misin? Şayet evet dersem dünyamız değişecek. Bir kere yapsak bile… iyi düşün bey?” karım doğru söylüyordu. Benim kendisini başkasıyla paylaşmamı kabul edip etmeyeceğimden emin olmak istiyordu. Dediği gibi aile düzenimiz bozulabilirdi ama bilmediği, Mehmet’in karımın videolarını izlerken ya da bağ evinde eşarplarıyla otuz bir çekerken hiç kıskançlık duymadığımdı. “Düşündüm hem de çok… Senin mutlu olmanı istiyorum. Sen istiyor musun? İstemiyor musun? Onu söyle.” Dedim. Son bir kez daha sigaradan çekip ve çay tabağına basıp sigarasını söndürdü. Dumanını havaya üfledi ve, “Sen nasıl istersen…” Dedi ve dudaklarımdan öptü, “Hadi kalk uyuyalım, sonra konuşuruz bunları.” Diyerek elimden tutup yatak odasına götürdü. Garip bir huzur içindeydim. Huzurdan ziyade rahatlama… sanırım aklımdakileri karıma açmak ve verdiği olumlu tepki beni rahatlatmıştı. Sırtını dönen karıma sarıldım. Giydiği geceliğin üzerinden büyük memelerini okşamaya başladım. Kasıklarımı kalçalarına dayamıştım. Kalkmamış sikimi sürtüp duruyordum. Karımda karşılık vermeye başlamış kalçalarını oynatıyordu. Yarım yamalak, kısa süren sikişten bir şey anlamadığı, doymadığı belliydi. Aramıza yeni bir erkek almaya karar vermiştik. Artık buna alışmam gerekiyordu. Tıpkı okuduğum o seks hikayelerindeki gibi, hareket edebilirdim. Kulağına dudaklarımı yanaştırıp öptüm ve konuyu bilgisayardaki filmlerine getirdim. “O konuştuğun adamlardan biri şimdi burada olsa nasıl olurdu hanım?” karım birden bana döndü. Yüz yüze geldik. Karanlık ta olsa birbirimizi görebiliyorduk. “Ne!!!” dedi. “Bir yerden başlamak lazım değil mi?” “Bunu gerçekten istiyor musun?” “Evet, mutlu olmanı istiyorum karıcım. Valla seni o filmlerde başka adamlarla konuşurken gördüm. Onlara her yerini gösteriyordun. Açık seçik konuşuyordun. Anlatsana…” karım “Madem başlıyoruz ama anlattıklarıma kızmak yok tamam mı?” “Tamam. Kızmak yok. Aramızda artık gizli saklı bir şey yok.” “Sor bakalım ne duymak istiyorsun?” “Ne zamandan beri başka adamlarla konuşuyorsun sen?” karım başladı anlatmaya. “Aslına bakarsan çok olmadı. Bir yıl kadar önceydi. Aramızda kalsın, Bu Sena’yı biliyorsun…” “Hani adilin karısı komşu.” Sena bizim komşuydu. Çok samimi olmasam da kocasını biliyordum. Bahçelerimiz yan yanaydı. arada bir laflardık. Adille aynı yaşlardaydık. Karısı da karımla yaşıttı. “Evet… bize geldiydi bir gün. Konuşurken adil abiyle problemleri olduğunu söyledi. Bir kaza geçirmiş adil abinin erkekliği yokmuş çok uzun zamandır.” “Nasıl yani?” “Tam anlatmadı bir kazamı ne geçirmişler, erkekliği o zamandan beri kalkmıyormuş.” Şaşkınlıkla karımın anlattıklarını dinliyordum. Anlatacaklarını merakla bekliyor ve, “Senelerdir bilirim Adil’i, bir şey anlatmadı hiç.” “Bey nasıl anlatsın benim ki kalkmıyor diye.” “O da doğru ya. Onların durumu bizden de betermiş ya…” “Evet Bey… biz arada bir de olsa beraber oluyoruz. Bu tiktok mu? ne varmış. Oradan adamlarla konuşmaya başlamış.” Konuşma gittikçe ilginçleşiyordu. “Hatta biriyle buluşmuş. Bişey olmadı dedi ama ben onun yalancısıyım. Adamı beğenmemiş. İnternetteki gibi değilmiş adam çirkinmiş. Öyle dedi.” “Eee… Adil? Biliyo muymuş bunları?” “İlk başta bilmiyormuş. Sonra bir gün yakalanmış. Çok

konuşmuşlar. Sena anlatmış. Kocası dinleyince sonunda ikna olmuş. Sena’nın yaptıklarının hepsinden haberi varmış.” “Şimdi sena başka adamlarla beraber mi oluyor?” “Evet öyle…” ne kadar da bizim hikayemize benziyordu. “Bizim durumumuzdan haberleri var mı?” “Sena’nın var. Tabi kocasına anlatmadığını söyledi ama… bilmiyorum.” Gülerek “Vay Adile bak. Boynuzları benden önce taktı desene…” “Öyle…” diyerek karımda bana gülümsedi. “Sonra bu tiktoktan bende konuşmaya başladım. Çok ısrar ediyorlardı ama Herkese güvenemiyordum. Sena bir adamla beraber tanışmış, ilk başlarda iyi birine benziyormuş. Öyle ki Sena tamam diyene kadar hiç konusunu bile açmamış. İlk buluşmaya Adil’le beraber gitmişler. Kocası onları uzaktan izlemiş. Adamla bir otele gitmişler, sonrada ara sıra beraber olmaya başlamışlar. Bir keresin de adam bir arkadaşım var birini bulalım ona deyince, sena da benden bahsetmiş ona, o zaman tanıştıralım demiş. Sena bana konuyu açtı. Korkuyordum onun için olmaz diyordum. Olmaz dedikçe de ısrar ediyordu. Aslında bende istiyordum ama hem senden korkuyordum hem de adil abinin durumumuzdan haberdar olmasından. O kadar ısrar etti ki sonunda sadece tanışmak için tamam dedim.” Karım bana mahcup gözlerle bakıyordu, benim aklımdansa, daha neler anlatacak diye merak vardı. “Buluşacağımız gün kocasından habersiz çıktık evden. Gözlerden uzak bir yerde buluştuk. Hem korkuyordum hem de heyecandan ölecektim. Sena rahattı. Adamın adı Ömer’di. 40 yaşında ve evliymiş. Çok yakışıklı değildi. Sena’nın Hasan’ı gibi değil, sulu, kaba bir adamdı. Çok hoşuma gitmemişti. Rahatsız olmuştum. Sena’yla Hasan bizi yalnız bırakıp bir ana önce otele gitmek için sabırsızlanıyorlardı. Adamla yalnız kalmak istemiyordum. Bir bahane uydurdum ve eve geri döndüm.” “Ya adam hoşuna gitseydi? Adamla yatacak mıydın?” “Bilmiyorum?” “Sena hala görüşüyor mu o adamla?” “Yok görüşmüyormuş. Adam rahatsızlık vermeye başlayınca güçlükle ayrılmış.” “Peki sonra başka birileriyle buluştun mu?” “Yok öyle tiktoktan tanıştıklarımla falan görüntülü seks yaptım.” Sonra karım bana dönüp, “İşte konuşuyorduk. Sanki seks yapıyorduk. Bende açlığımı böyle gideriyordum. Hem ben onların hepsini gizlediydim. Sen nasıl buldun?“ "valla hanım bulmadım bu mehmet var ya o buldu.” “Mehmet mi? şimdi o her şeyi biliyor mu?” “Evet biliyor. İyi oğlan. Ağzı sıkı. Bana çok yardımı oldu. Bilgisayara filmler yükledi, izlersem bana yardımcı olur, tahrik olurumda benimki kalkar diye. Hem bu mehmet bu işleri iyi biliyo.” “Nasıl yani?” “Bazı karı kocalar varmış. Benim gibi olanlarda var. İşte mehmet bu karı kocalarla beraber oluyormuş. Hatta bazıları filme almış.” “Filme mi? Mehmet mi?” “Yok adamlar çekiyormuş. Hele bir adamla kadın vardı. Aynı bizim gibi. Kadında kapalı senin gibi. Karıyı bir inletti, bir inletti sorma gitsin. Bu oğlanın kocaman bir aleti var. Kalın uzun. İyide sikiyor.” Sözümü bitirmeden “Bunca şeyi akıl ettiğine göre, aklından geçen de mehmet mi?” “Valla ne diyeyim Dediğim gibi aklı başında, ağzı sıkı, genç ve bu işleri iyi biliyo. Yani olacaksa o olsun ne dersin?” “İyi de ne der benim ister mi?” “Sen ne dersin? Yoksa başka birini mi bakalım. Yoksa onun gönlü var.” “Gönlü var mı? ona sordun mu yoksa?” “Yok daha bir şey demedim ama… geçenlerde yaylaya gittiydim ya, o gün gösterdiydi bana senin resimleri filmleri. Biraz konuştuk tabi içk**e içtik. Sarhoş olmaya başlayınca senin güzel olduğunu söyledi. Hatta yanımda otuzbir çekti. Senin resimlerine bakarak. Birde senin oradaki eşarplarına boşaldı durdu. Türbanlı kadınları çok sevdiğini ve onları tahrik ettiğini söyledi. Keşke yatak odanızda bir gece uyuyabilsem, sikimi yengemin külotlarına sutyenlerine sürte sürte otuzbir çekebilsem dedi durdu.” “Aaa… Bak sen nelerde seviyormuş? Peki sen ne dedin?” “Hiççç.” Sadece dinledim. Zaten o gün bu kararı aldım. Anlayacağın oğlanda seni istiyor. Olur dersen, gerisini ben hallederim. İstersen filmi var bilgisayarda izleyelim mi?” “olur mu kı?” “olur…olur…” Sonra bilgisayarda Mehmet’in baş rolünde olduğu filmi izledik. Karım gözlerini filmden doğal olarak Mehmet’ten alamıyordu. Film bitince,

“Nasıl?” diye sorunca “Bir de canlısını denemek gerek” dedi ve dudaklarıma yumuldu. Eliyle de eşofmanın üzerinden sikimi okşamaya başladı. Karım da ikna olmuştu. Konuştuklarımızın etkisiyle uzun zaman sonra sikim yeniden hareketlenmeye başladı. “Hanım Bu gece, Sanki yaşamışın gibi bir hikâye anlatsana? hani şu internette yazanlar gibi…” diye söyledim. İkimizde gittikçe açılmaya başlamıştık. "Karını kimin koynuna sokmak istiyorsun? Söyle bakalım?” diye sordu karım. Yüzünü müthiş, görenin sikinin bir anda kalkmasına neden olacak şehvet ifadesi kaplamıştı. Başladı anlatmaya… “sen yoktun, işteydin. Çok acayip sikti beni kocacım…” dedi adeta inleyerek. “Offff çok acayip sikti beni…. Ahhh her yerimi sikti…Çok usta biliyor musun…?” “Hadi anlat…” dedim heyecandan adeta boğuklaşan bir sesle. Karım sikimi okşamaya devam ediyordu. Anlattıkları tahrik etmeye başlamıştı. “Eve getirdiğin ilk günden beri onunla sikişmek istiyordum…bir bilsen ne kadar istiyordum onunla sikişmeyi… Ohhhh çok istiyordum kocacım… Sikişmek istiyordum… Kalkıp bir duş aldım, sonra da giyinip, hazırlandım. Haberleşmiştik zaten akşamdan. Tam dediği saatte 09.00 da kapıda bitiverdi. Gizlice aldım eve. Uzun boylu, iri yarı, esmer ve çok kıllı bir adamdı. Kapkara kirli sakalları vardı. Sırtındaki kısa kollu gömleğin yakası açıktı ve göğsünün kılları dışarı adeta fışkırıyordu. Tam istediği gibi giyinmiştim. Önü düğmeli uzun parlak kumaştan elbisemi giymiştim. Başımda ipek türbanım vardı. İçimdeyse kırmızı külot ve sutyenimi giymiştim. Dar olan elbisenin altından Yuvarlak geriye çıkık kalçalarım belli oluyordu. Yine büyük göğüslerimi saklayamıyordu elbisenin parlak kumaşı. Daha kapıyı açtığım nereme bakacağını şaşırmış gibiydi. O kapkara gözleri her yerimi didik didik ediyordu sanki… İçeri çağırdım onu…Korka korka girdi içeriye… Aslında aklı gidiyordu ama, yine de korkuyordu. Ayakkabılarını kapıda çıkarmıştı. Onu salona getirip divana oturttum. Sonra ben de öbür ucuna oturdum divanın… Siki öyle bir kalkmıştı ki, neredeyse pantolonunu yırtacaktı.” Karımın anlattıklarını dinlerken ben de farklı bir durumda sayılmazdım. Sikim patlayacak hale gelmişti. Ama karım anlatmayı sürdürüyordu; “Öylece oturmuş, beni gözleriyle sikiyordu. Amım vıcık vıcık sulanmıştı…. Sikilmek istiyordum… Beklemeye gücüm kalmamıştı sanki. Ayaklarımı yukarı çekip, yüzümü ona doğru döndüm. Bilirsin işte… Eteğim belime kadar sıyrılmış, altımda giydiğim kırmız külotum görünüyordu. Konuşmuyorduk ikimizde. Gözlerini alamıyordu. Benim gözlerimde onun pantolonunu yırtmaya çalışan sikindeydi… bir bilsen ne kadar istiyordum… Sonunda ayağımı uzatıp, parmaklarımın ucuyla dokundum o pantolonun altında çadır kurmuş kabarıklığa… Ateş gibi yanıyordu… Taş gibi sertti… Ayağım deyince sarsıldı, kendine geldi… Sonra telaşla pantolonunun önünü çözmeye başladı ve elini içeri soktuğu gibi sikini dışarı çıkardı… Kocamandı… Kocaman, kapkara ve kıllı… Ahhh hem de nasıl kıllı biliyor musun…?” “Öbür ayağımı da uzatıp o kocaman siki parmaklarımın arasına aldım…” Karımın sikimi okşayan eli de giderek hızlanmıştı bu arada. O kadar çok tahrik olmuştum ki, her an belim gelebilirdi ve ben bunu mümkün olduğu kadar geciktirmek ve onun anlatacaklarını sonuna kadar dinlemek istiyordum. "Sonra herif birden hareketlendi. Ben öylece oturuyor, kendimi toplamaya çalışıyordum. Yarı kapalı gözlerle başının bacaklarımın arasına dalışını seyrettim. Ağzını külotumun üzerinden amına yapıştırıp beni yalamaya başladı… ne güzel yalıyordu bir bilebilsen… Sanki yiyordu amımı… sonra külotumu bacaklarımdan sıyırıp çıkardı. İki eliyle kalçalarımı kavrayıp beni biraz kendine doğru çekti ve yarı yatar hale getirdi sonra. Peşinden de kalçalarımı biraz havaya kaldırıp dilini aşağı kaydırdı ve götümü yalamaya başladı… çıldıracak gibi oldum. Sarsıla sarsıla belimi getirmeye başladı… Zevkten uçurmuştu beni… Ama o hala devam ediyordu beni yalamaya. Dili götümün deliğinden başlayıp amıma kadar her yerimde dolaşıyor, beni kıvrandırıyordu. Sonra hala kalçalarımda olan ellerinden birini soktu devreye ve başparmağıyla götümü okşamaya başladı. Tükürükleriyle

vıcık vıcık ıslanmış, dilinin altında giderek açılmaya başlamıştı zaten götüm. Şimdi de parmağının altında daha çok açılıyor, içine bir şeyler girmesi için deliriyordu sanki. Birden bızırımı dudaklarının arasına alıp emmeye başladı. Aynı anda da, aklımı başımdan alan başparmağı götüme giriverdi…ohhh çok zevk alıyordum. Sonra beni bırakıp ayağa kalktı. Kanapenin önünde durup şöyle bir baktı bana ve elimi tutup beni yere, halının üzerine çekti sonra da… Artık yerde oturuyordum ve sırtım kanepeye dayalıydı. Ayaklarını bacaklarımın dış taraflarına basıp iyice sokuldu bana. Pantolonunun önünü biraz daha açıp elini içeri soktuğunu ve taşaklarını dışarı çıkardığını gördüm. Ahhhh nasıl kocaman, nasıl kıllıydı… Sonra iyice sokulup, sol eliyle dibinden kavradığı sikinin başını yüzüme sürmeye başladı… Ahhh ateş gibi yanıyordu siki. Değdiği yeri yakıyordu sanki. Yine delirecek gibi olmuştum. Ağzım kendiliğinden açıldı adeta. Dilimi uzatıp o kocaman, kapkara kıllı sikin başını yalamaya başladım. Dondurma yalar gibi dilliyordum. Bir an önce onu ağzıma alıp emmek istiyordum… döllerini fışkırtana kadar emmek istiyordum… ağzımı dölleriyle doldurmak istiyor, bellerini içmek istiyordum… Çok istiyordum hem de… Ama ben bunu yapamadan o bir şey yaptı. Sikini birden ağzıma soktu. Tıpkı bir ama sokar gibi… Bir anda ağzıma girmişti o kocaman sikin yarısı… Sonra da ayağının birini kanepeye basıp, ağzımı sikmeye başladı… tıpkı bir amı siker gibi, sokup çıkarıyor, ağzımı sikiyordu… Ahhh ağzımı sikiyordu, Karının ağzını sikiyordu… Üstelik, her sokuşunda daha fazla giriyordu ağzımın içine, sonunda taşakları çeneme dayandı. Burnum da kasıklarındaki kılların arasına gömülmüştü… Gırtlağıma kadar sokmuştu ağzıma…O kocaman sik dibine kadar ağzıma girdi ve öylece durdu. Baoşalcağnı sanıyordum ki, sikini yeniden sokup çıkarmaya başladı ağzıma…. Offff çok acayip sikiyordu ağzımı. Giderek hızlanıyor, giderek daha hırsla sikiyordu karının ağzını… bir an durdu ve homurtular çıkartarak fışkırtmaya başladı… Alev alev yanan tohumlarını fışkırtıyordu karının ağzına… Çok acayip fışkırtıyordu sevgilim… Hırsla emiyor ve hepsini yutmaya çalışıyordum ama, o kadar çok fışkırtıyordu ki, bir kısmı dudaklarımın kenarlarından dışarı kaçıyordu…durmadan fışkırtıyordu… Birden ben de patlayıverdim… gözlerim kararıyordu sevgilim… Onun döllerini emiyor, yutuyor, içiyordum ve aynı anda benim de belim geliyordu yine… Ohhhh çok güzeldi kocacım… Ohhhh çok güzeldi… özlediğim tattı..” Kendini anlattıklarına çok kaptırmıştı karım. Birden bütün vücudu sarsılmaya başladı. Karım boşalıyordu. Anlatırken o kadar tahrik olmuştu ki, beli geliyordu. Bir süre sonra duruldu. Gözleri kapalı, öyle derin derin nefes alarak yatıyordu. Sonra elini uzatıp tekrar eşofmanın üstünden, artık iyiden iyiye çatlama noktasına gelmiş olan sikimi avuçladı bana bakarak gülümsedi. "Ohhh sikin ne güzel olmuş kocacım… daha önce bir gece iki defa kalkmamıştı böyle.” dedi sonra da “Karının sana sikildiğini anlatmasından hoşlanıyorsun değil mi? bayılıyorsun değil mi? Karının kıllı bir ayının altında sikilmesini istiyorsun değil mi?” bugün karımın hiç görmediğim yüzünü görmüştüm. Kim bilir daha anlatmadığı neler vardı diye düşünürken, birden ağzımdan, “Evet karıcım istiyorum. Senin o kıllı adamın altında sikilmeni, inlemeni, istiyorum.” Dedim. Karım Haklıydı sanırım. İstemek ne kelime, adeta çıldıracak hale gelmiştim. Neredeyse belim gelecekti. Sonra karımın yattığı yerde yüzüstü döndüğünü gördüm. Elini eşofmanın içine soktu. Telaşlı ellerle sikimi çekip dışarı çıkardı karım. Sımsıkı kavramıştı en dibinden. İyice sokulduğunu gördüm. Başını kaldırmış, gözlerimin içine bakıyordu. ”Sik emmeyi ne kadar sevdiğimi bilmiyorsun kocacım…?” dedi sonra da zevkten boğuklaşmış bir sesle. “Ohhhh bilmiyorsun değil mi…? Peki birinin ağzıma döllerini attırmasını kadar sevdiğimi de biliyor musun…? sıcak, kıvamlı, tuzlu erkeklik sıvılarının tadına doyamadığımı da biliyor musun kocacım…?” evet haklıydı. Bunu bilmiyordum çünkü bunca yıllı evliydik ama hiç yapmamıştık bunu. Gözlerimin içine bakıyordu. Ağzı aralıktı. Bu öyle bir

manzaraydı ki, her an gelebilirdi belim. “Sikini ağzıma almamı ister misin peki…?” diye sordu karım. “Ohhh o kıllı arkadaşının kocaman sikini soktuğu ağzıma almamı ister misin sikini kocacım…? Sen de tıpkı onun gibi ağzıma fışkırtmak ister misin peki…? Ohhhhhh çok güzel olurdu değil mi…?Ohhhhh…” Sonra ağzının iyice açıldığını, başının öne eğilip dudaklarının sikimin tepesine kapandığını gördüm. Bir anda, dibine kadar ağzına girdi sikim. Dudakları kasıklarıma yapışmıştı. Aynı ilk defa karımın ağzına giren sikim bir anda da fışkırtmaya başladım. Belim peş peşe salvolar halinde geliyor ve karımın bir vantuz gibi emen ağzı tarafından yutuluyordu. Vücudunun sarsılmalarından, onun da belini bir kez daha getirdiğini görebiliyordum. Sonunda geriye, yatağın üstüne devrilip öylece kalakaldım. Yeniden kendime geldiğimde karımla sarmaş dolaş yatıyorduk. Ama beni kendime getiren, onun sikimi sıvazlamakta olan eli olmuştu. Doymak bilmiyordu azgın karım… ”Devamını merak etmiyor musun kocacım…?“ diye sordu kendimi topladığımı görünce. "Arkadaşının karını nasıl bağırta bağırta, inlete inlete siktiğini duymak istemiyor musun yoksa…? arkadaşının öyle bir posta atıp bıraktığını mı sanıyorsun? Senin gibi hemen bittiğini mi sanıyorsun?” Karım öyle bir anlatıyordu ki, sanki hikâye gibi değil gerçekten yaşamış gibiydi. Anlattıkları beni alabildiğine tahrik ediyordu. Yıllardı hasret olduğum şeyleri yeniden yaşıyordum. Benimle böyle aşağılayıcı şekilde konuşması beni tahrik ettiğini anlamaya başladım. Benim cevap vermemi beklemeden anlatmaya başlamıştı bile. "Kendimi biraz topladığında, arkadaşın biraz ileride ayakta durmuş soyunuyordu. Üstünde ne varsa çıkardı. Karşımda çırılçıplaktı artık… müthiş bir manzaraydı… Ayı gibi kıllı biliyor musun…? Ahhhh kılsız hiçbir yeri yok kocacım… Kapkara kıllarla kaplı her yanı… Onu seyrederken amımın yeniden bir nabız gibi atmaya başladığını hissettim. Artık sikilmek istiyordu canım… bu ayı tarafından sikilmek kocacım… O ayı gibi kıllı herif beni altına alıp o kocaman kıllı sikini içime soksun, eze eze siksin istiyordum… çok istiyordum hem de…Ben de üzerimdekileri çıkartınca, ikimiz de çıplaktık. İkimiz de ötekinin vücudunu hayranlıkla seyrediyorduk. Uzanıp elimi tuttu ve beni halının ortasına çekip sırtüstü yatırdı. Elleri vücudumun her yerinde dolaşıyor, her yerimi mıncıklıyordu… Ohhh karını mıncık mıncık yoğuruyordu sanki… Siki de hala kazık gibiydi… Ahhh bir görebilseydin kocacım senin çükün gibi değildi… Kocaman, kol gibi, yukarı kıvrık ve kıl içinde bir sik…Sonra bacaklarımın arasına girdi… Sikinin o alev alev yanan başı amıma değdiğinde çıldırıyorum sandım… Kalçalarım kendiliğinden hareket ediyordu sanki… Ahhhh amımı sikine doğru itip onu biran önce içime almaya çalışıyordum… Bir an önce içime girmesini istiyordum o kocaman kıllı sikin… Ama kontrol hala ondaydı… Gözlerimin içine baka baka, acele etmeden oynuyordu sanki benle… Sikinin başı amımın dudakları arasına kayıyor, sonra tekrar dışarı çekiliyordu… Sonunda tek bir harekette hepsini soktu… Birdenbire… Ahhhh birdenbire… Ohhhh kocacım, bir bastırmada dibime kadar geçirdi bana… Ohhhhhh dibine kadar soktu karına kocacım… zevkten uçuruyordu karını. O ayı kıllı gibi herifin altında kıvranıyordum kocacım… Ve o hiç aldırmıyordu bile buna… Sikini piston gibi içime sokup çıkarıyor, beni adeta yere çiviliyordu… Ohhhh sikiyordu beni… Karını sikiyordu… karını sikiyordu…” bu gece ilklerin gecesiydi… olamayan şeyler oluyordu. Sikim yeniden kalkamaya başlamıştı. Karım öyle bir anlatıyordu ki, neredeyse olup biteni görüyormuşum gibi hissediyordum kendimi. Nefesimi tutmuş, gözlerimi karımın şehvetten çarpılmış yüzünden bir an bile ayıramadan dinliyordum. Karım devam etti “Artık deli gibi inlemeye başlamıştım… Beni sikmesi için yalvarıyordum ona… Ohhh yalvarıyordum kocacım… Ben yalvardıkça da, o daha sert sikiyordu beni… Vura vura sikiyordu beni… Vura vura sikiyordu karını… Ohhh Karını sikiyordu… Ohhhh kocacım, hiç bitmeyecekmiş gibiydi… Ohhhh bir bilsen ne kadar çok zevk alıyordum… Sikildikçe daha çok istiyordum sikilmeyi… O kıllı ayı, karını

delirtiyordu…Sonra birden kasıldı üstümde… Bedeni hareketsizken, sikinin içimde yılan gibi canlanıverdiğini hissettim o anda… fışkırtmaya başladı… Ahhhh en dibime, rahmimin ağzına fışkırtıyordu tohumlarını… Bitmek bilmezcesine, o yakıcı sıcaklıktaki tohumlarını içime fışkırtıyordu… Ohhhhh, karının amına fışkırtıyordu tohumlarını… Gözlerim karardı…” bende karımın anlattıkları karşısında tahrik olmuş, sikim çok sert olmasa da kalkmıştı. Artık bir an önce sikmek istiyordum karımı. Eşofmanımı çıkarıp yere sırtüstü yattım. Karım, yüzünde yine o şehvet dolu ifadeyle seyrediyordu beni. Sonra doğrulup üstüme çıktı. Ayak parmaklarının uçlarına basarak, bacakları iki yanımda çömelmişti. Sikimi en dibinden tutup kalçalarını aşağı indirdi biraz. Sonra da bir anda oturdu sikimin üstüne. Dibine kadar aldı beni içine. Başı geriye devrilmişti. Ellerini göğsüme dayayıp hareketlendi. Sikimin üstüne oturup kalkıyordu. Sonra gözlerimin içine baktı. “Ohhhh hoşuna gitti mi kocacım karının kıllı arkadaşının siktiği amıma girmek..?” diye sordu sonra da. “Ohhh hoşuna gitti mi kocacım…?” Şimdi iyice hızlanmıştı hareketleri. Yukarı hareket ederken sikimi en ucuna kadar içinden çıkarıyor, sonra hırsla oturup dibine kadar içine alıyordu beni. Tıpkı bir ata biner gibi sikimin üzerinde hoplayıp duruyordu. Karım da bende zevkten deliriyorduk. Birden karımın tüm vücudu sarsılarak. İnleyerek, çırpınarak belini boşalmaya başladı. Sonunda başarmış karımı boşaltmıştım. Bende heyecanıma yenik düştüm ve o anda ben de patladım içinde… Çok mutluydum. Başarılı olmanın karımı memnun etmenin mutluluğunu hissediyordum. Karım hala üzerimde, boşalan sikim karımın amının içinde küçülmeye başlarken, karım eğildi ve bana sarılıp dudaklarımı öpmeye başladı. “Çok Teşekkür ederim kocacım beni çok mutlu ettin bu gece” dedi.
Publié par girl_hunter
il y a 2 ans
Commentaires
ou pour publier des commentaires